Panik Bozukluğu
Panik bozukluk yineleyen beklenmedik panik ataklarla seyreden tedavi edilebilen bir anksiyete bozukluğudur. Yaşam boyu yaygınlığı %2-3 olan bu rahatsızlık kadınlarda erkeklere oranla 2 kat fazla görülür ve başlangıç yaşı 20-24 tür.
Panik bozukluğu tanısını koyduran panik ataklar yineleyicidir ve beklenmedik şekilde ortaya çıkarlar. Semptomlar; çarpıntı, terleme, titreme ve sarsılma, göğüs ağrısı ya da göğüste sıkışma hissi, bulantı ya da karın ağrısı, uyuşmalar, ölüm korkusu, denetimi yitirme ya da çıldırma korkusu, soluğun tıkandığı duyumu, üşüme, ürperme ve ateş basması duyumudur.
Atak geçiren kişi genellikle kalp krizi geçirdiğini sanır ya da bir solunum yolu hastalığı şüphesiyle acil servise başvurur. Yapılan muayene ve gerekli tetkikler sonrasında atağın bir panik atak olduğu anlaşılır.
Panik atak geçiren kişilerde sürekli yeni atakların olacağına dair bir kaygı gelişir. Kapalı ortam, açık alan, yalnız kalma, kalabalık, merkezi yerlerden uzak yerler kişi tarafından atak tetikleyebilecek ve atak geldiğinde yardım alamayacağı yerler olarak algılanır ve kişi oralardan uzak durmaya, kaçınmaya başlar (Agorafobi).
Panik bozukluğu tedavi edilmez ise yaşam kalitesini bozan, depresyon gibi başka ruhsal bozukluklara yol açabilen, tanısı iyi bir muayene ile konulabilen ve tedavi edilebilen önemli bir ruhsal hastalıktır. Tedavide ilaçlarla birlikte bilişsel davranışçı terapi önemli rol oynar.